Logo
AVUKATLAR HAFTASI BASIN AÇIKLAMASI
AVUKATLAR HAFTASI BASIN AÇIKLAMASI

5 Nisan, 1987 yılından bu yana Avukatlar Günü olarak kutlanmaktadır. TBB yönetim kurulunun almış olduğu karar gereğince 1-7 Nisan aralığı da son 3 yıldır Avukatlar haftası olarak kutlanmaktadır. Avukatlar Günü, savunma mesleği mensupları biz avukatların ve savunma mesleğinin örgütü olan baroların, savunmanın örgütlenişini kutladıkları gün olmasının yanı sıra; mesleğin ve toplumun sorunlarıyla ilgili baroların görüş ve düşüncelerini kamuoyuyla paylaştıkları gün olmasıyla da ayrı bir anlam taşıyor.

Avukatlar ve barolar hukukun üstünlüğünün yerleşmesi, toplumda hukuk bilincinin gelişmesi, demokrasinin kurumsallaşması, özgürlükler alanının genişlemesi, insan haklarının korunması konularında da çaba harcarlar. Dünyanın hemen her ülkesinde demokrasinin ve özgürlüklerin en yakın dostu ve teminatı avukatlardır.

Anayasamızın 2. Maddesinde açıkça ifade edildiği üzere, Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.Hukuk devleti olmanın vazgeçilmez şartlarından biri, yargı gücünün yürütme ve yasama gücünden bağımsız olmasıdır. Yargının bağımsız olmasını sağlayan en önemli unsurlardan birisi de savunma hakkıdır. Savunma, sanığı ilgilendirdiği kadar, ileri de sanık durumuna düşebilecek her ferdi, dolayısı ile toplumun tamamını ilgilendiren geniş bir kavramdır.Bu nedenle de savunma hakkı temel bir hak olarak Anayasamızın 36. Maddesinde hak arama hürriyeti kavramı içerisinde düzenlenerek, anayasal güvence altına alınmıştır.

Savunma makamını temsil eden, Avukatlara ve Avukatlık mesleğine verilen önem ve değer, o ulusun demokraside ulaştığı noktayı göstermesi açısından son derece önemlidir.

Hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ilkesi ve eksiksiz demokrasinin uygulandığı demokratik rejimlerde hayat bulabilir.Türkiye'nin daha gelişmiş bir demokrasiye ulaşmasının yolu toplumda hukuka ve adalete duyulan güvenin en üst derecede olması ile mümkündür. Bunu sağlayacak en önemli meslek gruplarından birisi de unutulmamalıdır ki avukatlık mesleğidir.Avukatlar ve bağlı oldukları barolar, hukukun üstünlüğünün yerleşmesi, toplumda hukuk bilincinin gelişmesi, demokrasinin kurumsallaşması, özgürlüklerin alanının genişlemesi, insan haklarının korunması için çalışır ve çaba harcarlar, Dünyanın hemen her ülkesinde demokrasinin ve özgürlüklerin en yakın dostu ve teminatı Avukatlardır.

Çağdaş hukuk sistemimizin ayrılmaz öğesi olan avukatlarımıza hak ettikleri değerin verilmesi ve bunun topluma yansıtılması yargının gücü ve güvenilirliğini artıracaktır. Avukatlarımıza daha aktif çalışma olanakları yaratılmasına, özlük haklarının iyileştirilmesine ve hukuk sisteminin etkin yapıya kavuşturulmasına yönelik düzenlemelere öncelik verilmelidir. Avukatlarımızın içinde bulunduğu sıkıntılar, adalet sistemimizdeki sorunlar ve çelişkiler, yargı bağımsızlığının pekişmesi, demokrasinin tüm kurumlarıyla eksiksiz olarak işlemesiyle aşılabilecektir.

AVUKATLAR, dünyanın her ülkesinde,

-Kaba gücün yerine merhameti, adaleti, hakkaniyeti koyan,

-İnsanoğluna diğerlerinin hakkına, mülkiyetine, hürriyetine saygıyı öğreten,

-Eski Yunan’da kölelerin, Roma’da esirlerin özgürlüğü için savaşan,

-İnsan Hak ve Özgürlükleri Bildirgesini yazan,

-Kölelikten Kurtuluş Bildirgesini yayımlayan,

-Masumu koruyan, düşeni kaldıran, adaletsizliğe ve vahşete karşı çıkan,

-Tüm savaşlarda özgürlük için savaşan,

-Irk, renk, cinsiyet ya da din ayrımı yapmaksızın insanlığın eşitliği için çalışan,

-Eşitlik, özgürlük ve barış için mücadele eden,

-Uzlaşmaya inanan insanlardır.

Avukatlarımızın yerelde ve genelde ciddi sorunları vardır. Yerelde ki sorunlarımızın başında Adliyelerimizde ki fiziki şartların yetersizliği gelmekte olup, özellikle il merkezimizde, Erbaa, Artova ve Reşadiye ilçelerimizde ki adliye binalarımız ihtiyaca cevap veremez haldedir.4 yıldır devam eden ısrarlı mücadelemize rağmen il merkezimizde yapılması planlanan ek adliye binasının halen temelini dahi atamamış olmaktan dolayı büyük üzüntü içerisinde olduğumuzu, mevcut adliye binasının pek çok yerini bölmeler yaparak oda haline getirmemize rağmen, bazı birimlerde ayakta durmaya dahi yer kalmadığını, bu vesile ile ilgililere bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum.

Avukatlarımızın genelde ki sorunların en başında,her gün bir yenisi açılan Hukuk fakülteleri gelmektedir.Türkiye genelinde 120 civarında Hukuk Fakültesi eğitim vermekte olup, bu fakülteler her yıl 10.000 civarında mezun vermekte, halen 40.000 civarında öğrenci de hukuk fakültelerinde eğitim görmektedir. Ülkemizde toplam 80.000 civarında Avukat olduğu da dikkate alındığında Avukatlık mesleğinin çalışma alanının genişletilmesi, kaçınılmaz bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmaktadır.

Günümüzün ihtiyaçlarını karşılayamayan Avukatlık kanunu, TBB bünyesinde ve Adalet Bakanlığı bünyesinde oluşturulan komisyonlar tarafından hazırlanan taslaklar esas alınarak en kısa sürede değiştirilmelidir.

Diğer kamu hizmetlerinde olduğu gibi, katma değer vergisi oranının %18 den %8 e düşürülmesi kaçınılmaz bir ihtiyaçtır.

Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamındaki zorunlu müdafilik yapan avukatların ücretlerinin, avukatlık asgari ücret tarifesi düzeyine mutlaka getirilmelidir.

Yargının kurucu unsuru olan avukatların da yeşil pasaport hakkından yararlanmaları sağlanmalı,

Kamu avukatlarının kronikleşen sorunları çözülmeli ve mağduriyetleri mutlaka giderilmelidir.

Ülke olarak daha modern, daha özgürlükçü yeni ve sivil bir Anayasaya ihtiyacımız olduğu, tüm kesimlerin ortak kanaatidir. Genel seçimler öncesi bu konuda tüm siyasi partiler halkımıza söz vermiş ve kurulan komisyonla çalışmalar belli bir noktaya gelmiş olmasına rağmen, Anayasa uzlaşma komisyonunun faaliyetlerine son vermiş olmasını anlamak mümkün değildir. Yeni anayasa konusunda, TBMM’ nin yeniden çalışmaya başlamasını arzu ediyoruz. T.C. vatandaşları olarak yeni bir sivil anayasayı fazlası ile hak ettiğimiz düşünüyorum.

Yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden Avukatlar, halkın hak arama özgürlüğünün sesi ve güvencesidir. Hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu bağımsız bir yargıdır. Savunmayı temsil eden Avukatların olmadığı, savunma ve Avukata gereken önemin verilmediği yerde hak ve adalet yoktur. Adil yargılanma yoktur.Bu durumda Hukuk Devletinden de söz edilemez. İşte bu yüzden Herkes için Adalet, Adalet için Avukat diyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle tüm meslektaşlarımın Avukatlar gününü ve haftasını bir kez daha kutlarken, bir önceki yıldan bu güne kadar, mesleğini icra ettiği için davanın tarafı olarak görülerek, saldırıya uğrayıp hayatını kaybeden meslektaşlarımızın ailelerin başsağlığı, yaralanan meslektaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimi sunuyor, Avukatı, davanın tarafı ve hasım olarak gören cahil zihniyeti bu vesile ile bir kez daha kınıyorum. Yine yıl içerisinde, aramızdan çeşitli vesilelerle ayrılan meslektaşlarımıza yeni görevlerinde başarılar diliyor, ebediyete intikal eden meslektaşlarımızı da bir kez daha rahmetle anıyorum.

Saygılarımla, 04.04.2014

TOKAT BAROSU BAŞKANI

Av.Faruk BOSTANCI
02.04.2014 14:09:00