5 Nisan, 1987 yılından bu yana Avukatlar günü olarak kutlanmaktadır. Kutsal savunma mesleğinin temsilcileri olan Avukatlar için büyük değere sahip olan bu gün, savunmanın örgütlü hale gelmesinin kutlanması yanında mesleğin ve yargının sorunların ve çözüm önerilerinin de kamuoyu ile paylaşıldığı bir gün olması nedeniyle ayrı bir önem ve anlam taşımaktadır.
Avukatlar ve barolar hukukun üstünlüğünün yerleşmesi, toplumda hukuk bilincinin gelişmesi, demokrasinin kurumsallaşması, özgürlükler alanının genişlemesi, insan haklarının korunması konularında da çaba harcarlar. Dünyanın hemen her ülkesinde demokrasinin ve özgürlüklerin en yakın dostu ve teminatı avukatlardır.
Anayasamızın 2. Maddesinde açıkça ifade edildiği üzere, Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.Hukuk devleti olmanın vazgeçilmez şartlarından biri, yargı gücünün yürütme ve yasama gücünden bağımsız olmasıdır. Yargının bağımsız olmasını sağlayan en önemli unsurlardan birisi de savunma hakkıdır. Savunma, sanığı ilgilendirdiği kadar, ileri de sanık durumuna düşebilecek her ferdi, dolayısı ile toplumun tamamını ilgilendiren geniş bir kavramdır. Bu nedenle de savunma hakkı temel bir hak olarak Anayasamızın 36. Maddesinde hak arama hürriyeti kavramı içerisinde düzenlenerek, anayasal güvence altına alınmıştır.
Savunmaya ve temsilcisi olan Avukatlık mesleğine verilen değer, o ulusun demokraside ulaştığı noktayı göstermesi açısından da son derece önemlidir. Avukatlar; hak arama özgürlüğünün, savunma hakkının ve hukuk devletinin en temel güvencesidir. Hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu olan ‘bağımsız yargı’ yargının olmazsa olmaz koşulu olan ‘savunma’ ile anlam kazanır.
Hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ilkesi ve eksiksiz demokrasinin uygulandığı demokratik rejimlerde hayat bulabilir.Türkiye'nin daha gelişmiş bir demokrasiye ulaşmasının yolu toplumda hukuka ve adalete duyulan güvenin en üst derecede olması ile mümkündür. Bunu sağlayacak en önemli meslek gruplarından birisi de unutulmamalıdır ki avukatlık mesleğidir.Avukatlar ve bağlı oldukları barolar, hukukun üstünlüğünün yerleşmesi, toplumda hukuk bilincinin gelişmesi, demokrasinin kurumsallaşması, özgürlüklerin alanının genişlemesi, insan haklarının korunması için çalışır ve çaba harcarlar, Dünyanın hemen her ülkesinde demokrasinin ve özgürlüklerin en yakın dostu ve teminatı Avukatlardır.
Çağdaş hukuk sistemimizin ayrılmaz öğesi olan avukatlarımıza hak ettikleri değerin verilmesi ve bunun topluma yansıtılması yargının gücü ve güvenilirliğini artıracaktır. Avukatlarımıza daha aktif çalışma olanakları yaratılmasına, özlük haklarının iyileştirilmesine ve hukuk sisteminin etkin yapıya kavuşturulmasına yönelik düzenlemelere öncelik verilmelidir. Avukatlarımızın içinde bulunduğu sıkıntılar, adalet sistemimizdeki sorunlar ve çelişkiler, yargı bağımsızlığının pekişmesi, demokrasinin tüm kurumlarıyla eksiksiz olarak işlemesiyle aşılabilecektir.
Ülkemizde, üzülerek ifade ediyoruz ki Avukatlık mesleğinin icrası son derece zordur ve gün geçtikçe de zorlaşmaktadır. Yapılan yasal ve Anayasal düzenlemelerde ki eksiklikler ve uygulama da ortaya çıkan sorunlar meslektaşlarımızı her geçen gün biraz daha fazla zorlamaktadır. Türkiye genelinde 120 civarında Hukuk Fakültesi eğitim vermekte olup, her gün bir yenisi açılmaktadır. Bu fakülteler her yıl 15.000 civarında mezun vermekte olup, halen 40.000 civarında öğrenci de hukuk fakültelerinde eğitim görmektedir. Ülkemizde toplam 120.000 civarında Avukat olduğu da dikkate alındığında Avukatlık mesleğinin çalışma alanının genişletilmesi, kaçınılmaz bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmaktadır.
Tokat Barosu olarak; yapılan yasal düzenlemeler kapsamında, meslektaşlarımızın uyum, bilgi ve gelişimini arttırmak için Meslek İçi Eğitim-Arabuluculuk-Uzlaştırma-Bilirkişilik ve sair konularda eğitim ve sertifika programları düzenlemeye devam ediyoruz.
Günümüzün ihtiyaçlarını karşılayamayan Avukatlık kanunu, TBB bünyesinde ve Adalet Bakanlığı bünyesinde oluşturulan komisyonlar tarafından hazırlanan taslaklar esas alınarak en kısa sürede değiştirilmelidir.
Diğer kamu hizmetlerinde olduğu gibi, katma değer vergisi oranının %18 den %8 e düşürülmesi kaçınılmaz bir ihtiyaçtır.
Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamındaki zorunlu müdafilik yapan avukatların ücretlerinin, avukatlık asgari ücret tarifesi düzeyine mutlaka getirilmelidir.
Yargının kurucu unsuru olan avukatların da yeşil pasaport hakkından yararlanmaları sağlanmalıdır.
Kamu avukatlarının kronikleşen sorunları çözülmeli ve mağduriyetleri mutlaka giderilmelidir.
Tokat Adliye binamız ve Erbaa Adliye binamız 2018 yılında hizmete açılmış olup, yeni binaların inşasında emeği geçen meslektaşlarımıza, bürokratlarımıza, siyasetçilerimize şahsım ve Tokat Barosu adına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden Avukatlar, halkın hak arama özgürlüğünün sesi ve güvencesidir. Hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu bağımsız bir yargıdır. Savunmayı temsil eden Avukatların olmadığı, savunma ve Avukata gereken önemin verilmediği yerde hak ve adalet yoktur. Adil yargılanma yoktur.Bu durumda Hukuk Devletinden de söz edilemez. İşte bu yüzden Herkes için Adalet, Adalet için Avukat diyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm meslektaşlarımın Avukatlar gününü ve haftasını bir kez daha kutlarken, yıl içerisinde, aramızdan çeşitli vesilelerle ayrılan meslektaşlarımıza yeni görevlerinde başarılar diliyor, ebediyete intikal eden meslektaşlarımızı da bir kez daha rahmetle anıyorum.
Saygılarımla, 05.04.2019 TOKAT BAROSU BAŞKANI Av.Melih YARDIMCI