&S220;25 Kasım Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü&S220; Basın Açıklaması
&S220;25 Kasım Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü&S220; Basın Açıklaması
25 KASIM DÜNYA KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE GÜNÜ
BASIN AÇIKLAMASI
25 Kasım’a anlamını kazandıran, Mirabel kız kardeşlerin, Dominik Cumhuriyetin’ de tecavüze uğrayıp, vahşice öldürülmesinin üzerinden bugün itibariyle 53 yıl geçmiş bulunuyor. Kadınların,1850 yılında başlattığı haklarını arama mücadelesinden günümüze kadar bir çok olumlu adım atılmasına ve birçok kazanım elde edilmesine rağmen istatistiki bilgilere bakıldığında küresel olarak,maalesef kadının insan hakları konusunda halen çok gerilerde olduğunu söylememiz hiç de yanlış olmayacaktır.6284 sayılı Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi ve Ailenin Korunması Hakkındaki Kanun’un yürürlüğe girmesinin üzerinden yaklaşık bir buçuk yıl geçti.Kanun kapsamında düzenlenen maddelerden; yalnızca aile bireylerinin değil,ısrarlı takip mağdurlarının da korunmasına yönelik hüküm,Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerinin (ŞÖNİM) sisteme dahil edilmesi,Kadın konukevlerinin (sığınma evlerinin açılması ve titizlikle denetlenmesi) ,panik butonu uygulamalarının yaygınlaştırılması bu meyanda olumlu gelişmelerden sayılabilir.Ancak,bütün bu çalışmalara rağmen halen gazetelerin ilk sayfalarını açtığımızda hemen hemen her gün kadın cinayetleri haberleri görmekte,mesleki platformda da davalarını müdahil olarak takip etmekteyiz.İstatistiki verilere göre 2012 yılında,siyah sayılar hariç olmak üzere Tokat’ta 6284 sayılı yasaya istinaden verilen koruyucu tedbir karar sayısı 23 iken,önleyici tedbir karar sayısı 358’dir.Türkiye genelinde ise toplam rakam koruyucu tedbir kararında 4634 ,önleyici tedbir kararında ise 29.624’tür.Sosyolojik çözüm metodlarının etkisi haricen düşünülerek , mezkur sayıların azalması için; kanımızca mevcut mevzuat kapsamında, şiddet önleme ve izleme merkezlerinin öncelikle pilot bölge kapsamının genişletilmesi,sonrasında da tüm ülke geneline dahil edilmesi,bu merkezlerde24 saat görevli olmak üzere alanında uzman avukatların hizmet vermesi,tedbir kararlarında tebliğlerin gecikmemesi için görevli merciiler üzerinde denetim mekanizmasının etkinleştirilmesi,caydırıcılığın arttırılması için cezaların etkili şekilde uygulanması,baro müdahilliklerinin kabulü hususunda ülke genelinde tüm mahkemelerin yeknesak bir uygulamaya geçilmesinin sağlanması gerekmektedir.
Dünya'da her üç kadından biri hayatının bir döneminde şiddete maruz kalmaktadır. Her beş kadından biri cinsel tacize veya tecavüze uğramaktadır. Yeryüzünde işlerin % 66'sı kadınlar tarafından görülmekte, malların ise % 99'u erkeklere ait bulunmaktadır. Dünya genelinde mültecilerin %80'i kadındır. Kadına yönelik şiddet, utanç verici düzeye ulaşmıştır ve bunun önlenmesi için yapılacak girişimler, en temel insan hakkı olan "yaşam hakkı" başta olmak üzere kadının haklarını elde edebilmesi için; toplum için önem taşımaktadır. Bu sorunun önüne geçilmesi; toplumun tüm kesimlerinin ortak ve kararlı mücadelesi ve "sıfır tolerans" söylemli bütüncül bir yaklaşımla mümkün olacaktır. Öyle ki şiddet doğuştan var olan değil, sonradan kazanılan bir davranıştır.
Tokat Barosu olarak kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın her türünü kınıyor, söz konusu vakaların her platformda sonuna kadar takipçisi olacağımızı her 25 Kasımda olduğu gibi yineliyoruz.